Ana Sayfa Erkek Bekar erkekler Hayatın Anlamı

Hayatın Anlamı

PAYLAŞ

Ekber Amca ile tanışmam onun ‘emekli öğretmen’ sıfatı girişimciliğiyle oldu.

-Ooo delikanlı, bu saatte buradasın he! Helal sana. Nerelisin?

Yazlığa geldiğimizde saat 6’dıydı. Uyku falan da olmayınca denize gideyim dedim kendi kendime. Sahile geldiğimde, kıyıya paralel olarak gidip gelerek yüzen bir teyze dışında kimse yoktu. Deniz suyunun dışarıdan daha sıcak olduğunu anlamamla birlikte suya daldım. Yarım saat kaldıktan sonra uzandım kumsala. Sonra Ekber Amca geldi.

-Ooo delikanlı, bu saatte buradasın he! Helal sana. Nerelisin?

-Merhaba amca. Öyle bi bakayım dedim sabah nasıl oluyor su… Fındıklılı’yım. Rize-Fındıklı.

-Sen seversin zaten denizi. En sağlıklısı bu saatte yüzmek. Hem temiz, hem sabah sporu.

-Evet amca…

-Adın ne senin?

-Diren.

-Ben de Ekber. Emekli öğretmenim. Kızım da yeni evlendi.

Ulan n’apayım kızının evliliğini. Hayır ‘bekar kızım var güzel hem de’ gibi bişe dese bana yamayacak diyeceğim de öyle de değil.

-Eee.. Hayırlı olsun. Neyse ben gideyim Ekber Amca. Hadi sağlıcakla…

-Gene gel yarın!

-Hoşçakalın.

Güzel bir kızla tanışmayı tercih ederdim. Hoş sohbet falan. ‘Aaa ben de İstanbul’dan geldim’ ‘Aaaa ben de 1 hafta sonra dönüyom’ ‘Aaaa ben de onu çok severim bunu sevmem’ gibi hoş tesadüfler, sonra yeni başlangıçlar falan filan… Ama tatilim Ekber Amca’yla başladı.

Hani yazlık yerlerde herkesin tanıdığı, plaja biraz geç gelince ‘nerdesin abi ya geç kaldın bugün’ denilen, bu soruya cevabı ‘dün çok içtik ya’ olan, bütün organizasyonları yapan, güneş gözlüğünü denizin hemen kıyısına koyup çıktığında anında giyen siyah atletli tipler vardır ya. Onlardan olmak isterdim aslında. Kızlar falan hep seni izler, güneşlenen insanları tanıdığın için gidip onların yemeğini yersin falan. Plaj voleybolunda kaptan olursun, takım kurarsın…

Ben onlardan olamadım.

Ertesi gün yine erken uyandım. Sabah sporunu yüzmeyle yapma fikri mantıklı geldi. Yine gittim denize. O teyze yine oradaydı. Açıkta bir grup yaşlı konuşuyordu. Ekber Amca da çok açılmadan girmişti denize. Ben de girdim.

-Geç kaldın bugün delikanlı.

-Uyanamadım da…

-Olsun olsun. Güzel böyle sabah yüzmek.

Ekber Amca çıktı biraz yüzdükten sonra. Ben de yarım saat suda kaldıktan sonra yanına gittim. Çok güzel şeyler anlatmaya başladı. İlk tanışmamızda kızının evlendiğini söyleyen adamdan eser yoktu. Komik ve öğretici şeylerdi. Hayatın anlamını Ekber Amca’dan öğreniyordum resmen.

Her sabah yarım saat dertleşiyoruk. Ben ona sıkıntılarımı anlatıyordum, o beni teselli ediyordu. İş, aşk, para falan… Hepsine anlatacağı bir derslik hikaye vardı. Para sıkıntısı çekiyom dedim. Bir hikaye anlatıp teselli etti, İşim zor biraz dedim ,bir hikaye daha geldi. Aşk dedim. ‘orada dur’ dedi. Anlattı, anlattı, anlattı… Vallahi kendime geldim.

1 hafta boyunca muhabbetin dibine vurduk. Güldük, bazen hüzünlendik. Son gün gideceğimi söylediğimde ‘seneye yine gel’ dedi. Daha hüzünlü bi vedalaşma bekliyordum açıkçası. Ama adamın skinde değildim. Yine de çok güzel vakit geçirtmişti bana.

Siyah atletli popüler çocuk yerine, şarapçıyla dertleşen aptal aşık modunda geçmişti tatilimin sabah kısmı. Ve güzeldi.

Eve döndüğümde Ekber Amca’nın anlattıklarını düşündüm. Hayatın anlamını yüzüme vurmuştu aslında. Sonra hayatın anlamını düşündüm. Kapasitem yetmedi. Canım incir çekti, gittim incir yedim…

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here