Ana Sayfa Erkek Bekar erkekler Kendimi arkadaş olarak görüyorum

Kendimi arkadaş olarak görüyorum

PAYLAŞ

Otobüsün kalkmasına 3 saat vardı. Eve gidip eşyalarımı toplamak için yeterli bir süreydi. Yürüyerek eve gitmem 10 dakika sürerdi sürmezdi. Yürümeye başladım. Çok acıktığım için bakkaldan yeşil pringels aldım, soğanlı. 

Tek başıma olduğum ve ikram etmek zorunda olmadığım için mutlu mutlu yürüyordum.

Eve az bir mesafe kala gördüğüm manzara beni hem şaşırttı hem korkuttu. Belediyenin yeni düzenlediği yolun ortasında kocaman bir masa vardı. Masanın etrafında, yaşları 15 ile 18 arasında değişen çocuklar oturuyordu. Oturmakla kalmıyor, ellerini ritmik bir şekilde masaya vuruyorlardı. Korkumu yenip ‘gençler hayırdır?’ deyiverdim. Bunu dememle beraber aralarındaki en büyük kız ağlamaya başladı. Şok içindeydim ki arkadan bir ses daha geldi: Kestik!

‘Kestik!’ sözünün sahibi de bir kadındı. Tanıdık gibiydi ama çıkaramıyordum. Sonra yüzü birden karanlıktan belirdi. Evet o Demet Akalın’dı. Bizim mahallede işi neydi? Bu çocuklar bu masada ne yapıyordu? O kız niye ağladı? ‘Kestik’ ne demekti? Yeni bir iş ve hayat için Bodrum’a gitmeli miydim? Tüm bu sorular 1/10 saniyede aklımdan geçti.

‘Arkadaşım ne yapıyorsun setin ortasında! Allahım kırk yılda bir kendi klibimi yöneteyim dedim başıma gelmeyen kalmadı sikecem böyle işi’ dedi. Şok üstüne şok. Demet Akalın klibini bizim mahallede çekiyordu. Üstelik yönetmeni de kendisiydi. O güne kadar ona tek hayranlığım, İbrahim Kutluay’ın Telsim reklamında ‘sen de mi antrenmandasın?’ sözü sayesindeydi. ‘Ulan almış kızları yanına, antrenmandayım diyo bi de. Yürü be Demet Akalın’ demiştim. Yoksa şarkıcı kimliğini, şarkılarını hatta yüzünü gözünü bile beğenmezdim. Ama o an aşık oldum.

Kitlenmiştim. ‘Demet hanım çok özür dilerim, mahallede çocukları böyle başıboş görünce abileri olarak müdahale etmek istedim. Sonuçta bu mahalle sahipsiz değil. Çekimde olduğunuzu anlasam efendi efendi giderdim evime’ dedim. ‘Tamam tamam kusura bakma bizde de hata var, geç saat diye kimse geçmez sandık. Bıraktık çocukları öyle. Sen de ağlama kızım tamam!’ Ben sizin büyük bir hayranınızım Demet hanım. Her gün bi şarkınızı dinlemesem günüm kötü geçer o derece. ‘Unuttum’ şarkınız da enfes ayrıca.’ dedim. ‘ahaha unuttum şarkısı diyo ya! Gel bi çay içelim senle.’ dedi. Havalara uçtum. İki tabure getirdiler set görevlileri. İki de bardak ve termos. Çayı Demet Akalın doldurdu. Sonra set görevlileri işine gitti. Biz başbaşa kaldık.

‘Diren’ dedim adımı sorduğunda. ‘Senin ne?’ diye espiri yapacaktım ama yapmadım. ‘Şu ağlayan kız… Normalde tam o sahnede ben gelecektim. Ben gelince ağlayacaktı. Ama kendini o kadar şartlamış ki seni görünce ağlamaya başladı. Sonra da sinirleri bozuldu toparlayamadı herhalde. Değişik bir klip çekip ‘eski sevgiliye gider şarkıları yapan Demet Akalın’ imajını silmek istiyorum. Roy Andersson gibi bir şeyler çekmek istiyorum. Bakalım işte hayırlısı. Güngören bu iş için ideal bence’ dedi. Yılların ‘terkedilen Demet’i Roy Andersson falan diyordu. Ona aşkım daha da olgunlaştı.

‘Ben sana aşık oldum Demet hanım’ dedim. Dediğimi sanki bekliyormuşcasına çayını yudumladı ve ‘Ben seni arkadaş olarak görüyorum Diren’ dedi. ‘Ben de kendimi arkadaş olarak görüyorum Demet’ dedim. ‘Benim sete dönmem lazım. Hoşçakal’ dedi ve gitti.

Çayımın son yudumunu dikip ayağa kalktım. 20 adım sonrası evimdi. Arkama baktım. Demet Akalın’ın mahallemizde çektiği klip gerçekti. Masa gerçekti. Masaya ellerini vuran çocuklar gerçekti. Demet Akalın’la çay içtiğimiz gerçekti. Bu beni biraz mutlu etti. Belki de dediğini yapar ve eski imajını silerdi. Eğer öyle bir şey olursa ‘olm o klibi bizim mahallede çekti, hatta benden de fikir aldı’falan derdim. Güzel olurdu.

Evin dış kapısını açtım. Merdivenleri çıkıp 1. kattaki evime girdim. Kafamda ‘doldur sofi çay doldur’ şarkısı vardı. Bodrum’a gitmek istemiyordum.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here