Galatasaray Süper Lig’de karşılaştığı Fenerbahçe’yi Hollandalı yıldız Wesley Sneijder’in attığı 2 füze golüyle kazandı. Ancak akıllarda şu soru kaldı sahada Fenerbahçe’ye karşı oynayan takım Galatasaray mı?
BANA O ESKİ GALATASARAY’I GERİ VERİN
18 Ekim Cumartesi günü saatler 19.00’ı gösterdiğinde Türkiye’de hayat durdu ve gözler Cüneyt Çakır’ın yönettiği derbiye çevrildi. İki takımda beklenen futboldan çok uzak bir oyun sergilerken Galatasaray’ın hücum yönünde zayıflığı ve gol bulma konusunda yaşadığı sıkıntı ise gözler önüne bir kez daha serildi. 11 tane Galatasaray formasını sırtına geçirmiş ruhsuz oyuncuyla mücadele eden takımdan büyük bir başarı bekliyoruz ne yazık ki… Taraftarın bile yedek kulübesinin başında duran ‘teknik adam’a güvenmediği bu günlerde Galatasaray ise yeni başkanını seçmeye hazırlanıyor.
GOL BULMAK ZOR PEKİ NEDEN TEK FORVET?
Galatasaray Fenerbahçe’de Bruno Alves’in profesyonellik dışı hareketiyle kırmızı kart görerek 10 kişi kalması sonrasında gollerle tanıştı. Evet 3 puanı kazanan taraf Sarı-Kırmızılı ekip oldu ama sayın Prandelli neden oyuna müdahale ederken bu kadar geç kaldı. Umut Bulut’un oyuna geç dahil olması ve uzun süredir oyuna girmeyen 2 oyuncu olan Emre Çolak ve Hamit Altıntop değişiklikleri ise çok tartışılacak cinstendi. Evet kaliteli kadrosu var Galatasaray’ın ama Prandelli sahaya 11 sürdüğünde taraftar artık forvette sadece Burak Yılmaz’ı görmek istemiyor. Belki Burak 1-2 maç yedek soyundurulup, oyuna neden Umut Bulut ile başlanmadığı ise tartışılmaya devam ediliyor. Ve sahada futbolu unutmuş bir halde koşturan Selçuk İnan ise sarı kart gördüğü halde oynadığı futbolla eleştirildiği halde neden 90 dakika boyunca sahada kaldı. Prandelli kadro kararı ve yaptığı değişikliklerle her hafta konuşulacak gibi duruyor şimdilik. Son olarak Veysel Sarı’nın, Sabri ve Eboue’den sonra Galatasaray’ın sağ bekine ne kadar ilaç olduğu ve ne kadar ilk 11 oyuncusu olduğu ise gözler önünde…
ÇAKIR KIRMIZI KART SONRASI KENDİNİ KAYBETTİ!
Cüneyt Çakır’ın dünyada ve Türkiye’de ne kadar üst düzey bir hakem olduğu herkes tarafından kabul edilen bir gerçek olmakla birlikte derbide yaptığı 2 büyük hata ise dikkatlerden kaçmadı. Bruno Alves’in Dzemaili’ye sert müdahalesi ne kadar kırmızı kartı hak ediyorsa, Fenerbahçeli futbolcuların birbirine çarparak düşmesi ve sonucunda Sarı-Lacivertli takım lehine faul çalınması ise bir o kadar yanlıştı. Ayrıca topun çizgiyi geçerek taça çıktığı pozisyona ise devam ettirip Fenerbahçe’nin bu atak sonucunda gole ulaşması ise maçın kırılma anlarından bir tanesi oldu. Bu pozisyonun devamında eğer süre yetseydi ve Fenerbahçe 1 ya da 2 gol atmış olsaydı o zaman Cüneyt Çakır bu kadar rahat düdük çalabilecek miydi bunu kendisine sorması gerekir diye düşünüyorum.
Sonuç olarak Fatih Terim’in milli takımı ile Süper Lig’de mücadale eden 18 takım bizlere ne zaman heyecanlandıracak bir futbol izletecekler bu ise oldukça şüpheli! Her geçen gün daha da kötü hal alan dünyada Türk futbolunun başındaki isimlerin az da olsa futbolseverleri mutlu etme ihtimalleri ise büyük bir muamma olarak devam ediyor. Ben Türk futbolseverlere büyük sabır dileyerek yazımı sonlandırırken, Galatasaray’a ise yeni seçilecek yönetimine şimdiden başarı diliyorum. Umarım kötü günler geride kalır ve o meşhur 2000 ruhu geri gelir!